'Mahkemenin başörtüsü kararını uygulamamak anayasaya göre suç'

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, avukatların başörtülü görev yapmasına vize veren mahkeme kararını, mahkemenin görmezlikten gelmesini 'suç işleyen yaklaşım' olarak değerlendirdi. Bozdağ, "'İdari yargı başörtülü avukatların, vazifelerini başörtüsüyle yapmalarını engelleyen kuralların yürütmesini durdurulması yönünde bir karar verdi. O zaman bu karardan sonra yürüyen bir karar olmadığı için bütün mahkemelerin bu noktada başörtülü avukatların duruşmalara girmeleri konusunda bunu uygulamaları lazım. Mahkeme kararını uygulamamak bizim mevzuatımıza göre suçtur." dedi.

Bir dizi ziyaret ve açılışlara katılmak üzere dün memleketi Yozgat’ta gelen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, bugün Sorgun ilçesini ziyaret etti. AK Parti İlçe Başkanlığı toplantısı öncesi ilçe terminalindeki taksi durağını ziyaret eden Bozdağ, burada şoför esnafıyla sohbet etti. Burada gazetecilerin gündeme dair sorularını cevaplayan Bozdağ, davaya başörtülü giren avukat hakkında mahkemenin tutanak tutmasıyla ilgili şöyle konuştu: "Şunu da anlamıyorum. Bir yandan ortada başörtülü avukatlık yapmayı yasaklayan kural var. Öte yandan bu kuralın yürütmesini durduran bir mahkeme kararı var. Mahkeme kararı bu kuralın yürürlüğünü ortadan kaldırdığı için mahkemeleri, bu kural varmış gibi hareket etmeleri hukuka aykırı bir durum. Bir yandan mahkeme kararları bağlayıcıdır. Yasama, yürütme, yargıyı bağlar, kimse bunu değiştiremez diye Anayasa’nın 138. maddesi var, ama öte yandan bu konuyla ilgili tutanak tutan mahkemeler var. Ben şimdi tutanak tutan mahkemelerin hangi gerekçe ile bu tutanakları tuttuğunu anlamıyorum. Yürütmeye dair bir karar verildiğinde, onu uygulamadığı zaman aynı mahkemeler, mahkeme kararını yerine getirmediler diye yeterine getirmeyen kamu görevlileri hakkında hapis cezası veya başka cezaları dava açılması halinde takdir ediyorlar. Ama öte yandan bu başörtüsü konusunda verilmiş mahkeme kararını mahkemeler kendileri uygulamıyorlar. Bana göre mahkemeler o noktada uygulamamakla suç işleyen bir yaklaşım ortaya koymaktadır." diye konuştu.

Başörtüsü ile baroların tavrını da eleştiren Bozdağ, " Burada çok önemli, barolar savunmayı temsil ederler. Hakkı, mağduru savunan kutsal görevi yerine getiriyorlar. Kendi hakkını kendi arkadaşlarının hakkını görmezden gelen yoksayan ve bunu savunmayan baroların vatandaşın hakkını, hukukunu layıkıyla savunduklarını söylemeleri mümkün değil. Daha önce Barolar Birliği bu konuda mahkeme kararını yerine getiriyoruz açıklamasını geciktirmeden yapması lazım. Bütün baroların de bu noktada mahkemeyi takdir eden ve bu kararın doğruluğunu vurgulayan tavırlar alması ve ona göre adım atması lazım." şeklinde konuştu.

İSTANBUL BAROSU BAŞKANI İDEOLOJİLERİNİN ESİRİDİR

Mahkemenin kararını hukukun yanında adaletin yanında olan anayasa ve yasalara uygun olan bir karar olduğunu ifade eden Bozdağ, "Herkes de bu karara sahip çıkmalıdır. Öyle görüyorum ki bazı barolarımızda hakim olan ideolojik yapı hak hukuk tanımayacak kadar tarafgirliği kendisine prensip edinmiş durumda. İstanbul Barosu'nun Başkanı'nın haktan hukuktan ne anladığını bütün Türkiye biliyor. Onun anladığı kendi ideolojisidir, kenti görüşüdür haktan hukuktan, onun dışında ne varsa haksız ve hukuksuzdur. Eminim Türkiye'nin gelişmesi değişmesi, milletimizin ortaya koyduğu adımlar hak tanımayan barolara da hakkın ne olduğunu zaman içinde öğretecektir. İstanbul Baro Başkanı da bunu öğrenecektir. Ama öyle gözükmüyor ki zamana ihtiyacı var. Çünkü ideolojik putlarını hala yıkabilmiş değiller. İdeolojilerin esirleridir. Esirler özgür düşünemezler. Onlar da kendi ideolojilerinin esiri olduğunu için özgür düşünemiyor ve doğru karar veremiyorlar. Umarız onlar da ideolojik putlarını yıkarlar özgür düşünmenin keyfine onlarda varırlar. Hakk'a hukuka daha iyi sahip çıkarlar." diye konuştu.

‘CHP, DHKP-C TERÖR ÖRGÜTÜNE KARŞI TUTUMUNU GÖZDEN GEÇİRMELİDİR’

ABD Ankara Büyükelçiliğine yapılan DHKP-C saldırısını şiddetle kınadığını vurgulayan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Cumhuriyet Halk Partisinin bu terör örgütüne karşı tutumunu bir kez daha gözden geçirmesini istedi. Bozdağ, şöyle konuştu: "Saldırıyı şiddetle kınıyorum lanetliyorum.Çünkü terör kimden gelirse gelsin, kime yönelirse yönelsin kabul edilemez bir olaydır ben buradan bir kez daha hem Amerikan Büyükelçiliğine dönük terör saldırısını hem de her türlü terör saldırısını lanetlediğimi kınadığımı bir kez daha ifade etmek isterim. Tabi ABD’ye de buradan geçmiş olsun diliyorum. Ayrıca yaralı olan gazeteci arkadaşımıza da Allahtan acil şifa diliyorum, inşaallah sıhhat bulur. Tabi ilk bilgilere göre olayla alakalı sol bir terör örgütüne mensup kişi tarafından gerçekleştirildiğine ilişkin bilgi var. Ama buna dair soruşturma devam ediyor. Bu soruşturma çerçevesinde zaman içerisinde daha detaylı bilgilere verilere ulaşılacaktır ondan sonra bu işin perde arkası belki daha net görülme imkanı olacaktır. Ben olayın hemen arkasından emniyet güçlerimizin intihar bombacısının kimliğini belirleme konusunda ve bu konuda verileri toplama konusunda ortaya koyduğu başarıdan dolayı tebrik ediyorum. Umarım kısa süre içerisinde bu konu bütün boyutlarıyla aydınlatılmış olur. DHKP - C ve başkaca sol örgütlerin nasıl terör eylemi, ortaya koyduğunu herkes milletimiz bir kez daha görmüş oldu. Milletin evlatlarını nasıl kandırarak ölüme götürdüğünü onların bugünlerini ve geleceklerini nasıl yok ettiğini bu olay ortaya koymaktadır. O yüzden parlamentoda olsun başka yerlerde olsun DHKP-C terör örgütlerine ve başkaca terör örgütlerine dönük operasyonları soruşturmaları kınayanların bu olaya bakıp bir kez daha bakıp düşünmelerini değerlendirmelerini tavsiye ediyorum. Umarım onlarda bir kez daha oturup bu konuda değerlendirme yaparlar. Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi bu konudaki tutumunu bu olaydan sonra bir kez daha değerlendirecektir."